Kırk nüfus bir muhlis deyimini bilirsiniz… Bu yazımda bir ismin hakkını teslim etmek için geçtim bilgisayar başına… Baştan belirtmekte fayda görüyorum. Ben sipariş üzere yazı yazan bir gazeteci değilim… Ama gözlemlediklerimi de paylaşmadan edemeyeceğim. Seçim yarışının resmen başladığı günden itibaren, Erzurum’da siyasi partileri yakinen takip eden birisi olarak söyleyeceklerim birilerini üzecek olsa da; hak olan neyse teslim etmek adına birkaç kelam etme hakkını kendimde buluyorum. 14 Mayıs’a sayılı günler kala, son düzlüğe girdiğimiz şu günlerde özellikle bu yazımın konusu olan CHP hakkında birkaç gözlemimi sizinle paylaşmak istiyorum. Aday listelerinin açıklandığı sürecin öncesi ve sonrası olarak yapacağım değerlendirme, umuyorum ki; yazdıklarım CHP İl örgütünde bir uyarı olarak kabul edilir. Hak teslimini yapacağım ismin, aday listeleri açıklanmadan çok öncesi var bu şehrin siyasetinde… 2018 yılından bugüne getirecek olursak, yazı uzayıp gider… Yani uzun uzadıya anlatmayacağım… Ama bu yazdıklarım da, Mecmua’nın bu sayfalarında tarihe geçsin! Geçsin ki, gelecekte birilerinin eline geçince bu sayfalar, okuduklarından tecrübe edinsin… Aday listeleri açıklanmadan öncesi ve sonrası demiştim. Öncesinde İl Başkanı sayın Suat Dülger’i çok hevesli ve gayretli gözlemliyorduk… Hatta öyle bir enerjisi vardı ki; bugüne kadar böylesi gelmedi bu partinin başına diye de konuşuyorduk aramızda… Vaatler veriliyordu, planlamalar yapılıyordu… Ama ne olduysa listeler açıklandıktan sonra oldu… Sanki bir ölü toprağı serpildi İl örgütünün üzerine… Tüm çevrelerce liste 1 Milletvekili Adayı olarak Serhat Can Eş beklenirken, İstanbul’dan Dr. Ayhan Koç sürprizi ile karşılaşıldı… Sayın Koç’a söyleyecek bir sözüm yok. Kendisiyle bir televizyon programı da yaptık… Zeki, akıllı, tecrübeli ve siyaseti bilen de bir isim… İstanbul’da kendisine altın tepside vekillik vermişler, o memleketine hizmet edebilmek için memleketini tercih etmiş… Ama bu şehirde bir Serhat Can Eş gerçeğini de unutmamak lazım… Bu arada sayın Eş’e helal olsun… Ne gurur, ne de kibir yapmadı… Listede 4. olmasına rağmen can hıraş gayret ediyor… Hatta öyle gayret ediyor ki; İl başkanının bütçe yok stresine en çok maruz kalan aday olma unvanıyla süreci tamamlayacak gibi görünüyor. Öyle ki, duyuyoruz! Konvoy yapılacak, Serhat organize eder! Sandıklara adam lazım, Serhat el atar! Reklam verilecek, Serhat öder! Gazeteciler ile iyi ilişkileri var. Bir sıkıntı olur, Serhat müdahale eder! Yani İl Başkanının ve Liste 1 vekil adayının yapması gerekenlerin büyük çoğunluğunu Serhat Can Eş yapar! Başta dedim ya; Bu seçimde “Kırk nüfus, bir Muhlis” deyiminin tezahürü oldu Serhat Can Eş… Ama uyarıyorum… Bir çiçekle bahar gelmez sayın il başkanı! Silkelenin ve biraz yükünü alın sayın Eş’in… Eğer amacınız seçim kazanmak ise… Yok başka gayeleriniz var ise ve kazanımlarınız sizi tatmin ediyorsa onu da biz bilemeyiz… Bilemeyiz derken, şimdilik… Nasıl olsa bir gün bütün yaşananlar aşikar olacaktır! Ayrıca, bu seçim sonuçları il başkanını vezir edebileceği gibi, rezil de edebilir... Bekleyip, izleyip, görelim…
Sürç-i lisan ettiysem, affola!