! Seçim öncesi tütün içinher parti vaatlerini sıralıyor. Noktayı rahmetli Süleyman Demirel koyuyor.

Tüm bunlar yaşanırken sene 1991 di. “Kim ne veriyorsa ben 5 fazlasını veriyorum.”Demirel bu sözünü tutuyor.Yüksek fiyattan dünyalar kadar tütün alınıyor; ama bu tütün elde kalıyor ve bir rivayete göre de yakılıyor .E cebinden almadı tabiki,vatandaşın cebinden aldı ! Bundan önce de böyle oldu, bundan sonra da böyle mi olacak ? 14Mayıs’a giderken de benzer vaatler, belki daha fazlasını yaşıyoruz. Ne vaatler veriliyor ! İnsanın kulağına da hoş gelmiyor değil hani. Peki kaynak ! Kaynak yok yada rakipler fikirlerini çalmasın diye kimse kaynağını açıklamıyor, nasıl yaratacağını söylemiyor. Kılıçdaroğlu temiz 300 milyar dolar dedi. Ancak altını dolduramıyor. Seçim vaatleri futbol kulübü başkanlığına seçilmek isteyen adayların vaatleri gibi. “Seçi-lirsem Ronaldo’yu getiririm,seçilirsem kulüp borçlarını ödeyeceğim, seçilirsem şu hocayı getireceğim v.s. v.s.Peki aflar ! Gelişmiş ülkelerde raslayamazsınız bu duruma.Vergi affı, imar affı v.s. peki ödeyenin günahı ne? Vergisini zamanında ödeyen vatandaş bu durumda cezalandırılmıyor mu ? Peki sonrasında insanlarda “ne olacak canım yine af gelir, ödemesem de olur” demiyor mu ?Benim vaadim senin vaadini döver kısmında son düzlüğe giriyoruz. İyide para nerde ? kaynak nerde ? Vaatlere bakın, offf kese bol, dağıt babam dağıt. Sıkı para politikasından uzaklaştık , enflasyon patladı. 

Bundan sonra ne yapacak seçilen aday, para mı basacak? Sakın , kim seçilecekse bunu yapmasın. Bu ülkeye kötülük edersiniz.Bu paralar, hepimizden çıkacak. Emin olun farkına bile varmayacağız.Yeni vergiler gelecek, enflasyon da artacak,cebimize giren üç kuruş için sevinirken bir de bakacağız ki beş kuruş çıkıp gitmiş. Bir kesim üç
geldi beş gitti diye avunur, ama bir kesim gelen hiç gelmediği halde beş gittiği için vurunur, dövünür.

Bizim temel sorunumuz geçici iyileştirmelerle vatandaşı rahatlatmak olmamalı. Çok büyük ve köklü sorunları var Türkiye’nin. Vatandaş adaylardan asıl bunları duymalı. Adaylar vatandaşın huzuruna bir seferlik, birkaç seferlik katkı verecek önlemlerle değil kalıcı refaha götürecek gerçekçi vaatlerle çıkmalı.